Interzoo 2014

Biraz geç de olsa…

Almanya Nürnberg’de 2 yılda bir düzenlenen “evcil hayvan malzemeleri” fuarı Interzoo, (29 Mayıs, Perşembe günü başladı ve 01 Haziran, Pazar günü sona erdi: http://www.interzoo.com/en/default.ashx bu yıl bir önceki(2012) fuara oranla 2 eksik salonda gerçekleşti: 11 salon yerine 9 salon..



Bu kadar büyük alanda akvaryum sektörü yalnızca % 10 – 15 kadar yer kaplayabildi. Büyük bir bölümü kedi-köpek malzemeleri… Bir salon bütünüyle Çin firmalarına ayrılarak, ziyaretçilere önemli bir kolaylık sağlandı (!). Türkiye’den ise yaklaşık 10-15 firma katıldı.

Yeni ürünler var mıydı? Büyük çoğunluğunu “reefbuilders” gibi blog sitelerinde gördünüz.

Kendi adıma bazı “ilginç” detayları anlatmak istedim:

1- Neden orada olduklarını anlayamadığım pekçok Türk vardı. Sözgelimi bir hobici neden bu fuara katılmak ister? Bir firma ile görüşecek? Birkaç mal alacak, bavul ticareti yapacak? Gezinecek ve “Ben de Interzoo fuarındaydım dostum..” diyecek? (Ama ve lakin “yeni” ürünleri tümüyle ıskalayacak?) Umarım beklentileri harcadıkları paraya değdi… (Şahsen o parayla Paris’i veya Berlin’i gezmeyi tercih ederdim..)

2- Fuara katılan Türk işyeri sahiplerinin takındıkları “Euro Milyoneri” havaları çok ilginçti. Kimi firmaların bu kişilerden “ciddi anlamda” etkilendiklerini gördüm:

- Mr. Kuranel, üzgünüm ama Türkiye’den Mahmut Bey, ürünlerimize yıllık 100 bin Euro mal alımı taahhüt verdi…
- Kaç Euro??
- Ein hundred thousand Euro!! Doch!!
- OOO, zehr entersan..

Kendilerine başarılar diledik ve o stand alanından yavaşça ve sessizce uzadık… (Örnekse, Hagen firmasına yıllık 1 milyon Euro taahhüt veren arkadaşlar da fuardaydı.. Yeri gelmişken belirtmek isterim: Hagen firması Türkiye’de işbirliği yapacak yeni firmalar arıyor.. İlgilenenlere..)

3- Kimi firma sahipleri ise başlı başına komediydi:

- Siz bilmiyorsunuz, ben dünyanın bir numaralı –misal- mercan yetiştirme yöntemini geliştirdim..

Zaten “nasıl” diye sormaya gerek yok, hazret devam ediyor:
- Bana tankınızdan su numunesi gönderin, test edeceğim ve hangi kimyasaldan ne kadar kullanacağınızı söyleyeceğim.. Su değişimine de gerek yok..

Kimyasalı da aldık, istediğin gibi su numuesi de gönderdik.. İyi güzel de 1 ay sonra?
- Tekrar su numunesi, please..

Her numune için 80-90 TL -3 ayrı test grubu ortalama 300 TL- ödedik, önemli değil.. Ya kimyasallar? Çinko eksik, boron eksik, nikel eksik, selenium eksik… Oldun mu 300 TL daha.. Dip çekmeyin, su değiştirmeyin… Peki ne fazla? Fazlaysa nasıl azaltılacak? Halbuki deniz suyunun yüzde 99,9 oranı sadece 11 elementten oluşur… Bunların 6’sı önemlidir ve piyasada yeterince test ve ekleyebileceğiniz kimyasal mevcut… Yukarıda sayılanlar ise (sayılmayan yaklaşık 70 elemetle birlikte) yalnızca binde 1 ve hemen hiçbir tanesi tek başına bir önem taşımazlar: Çinko’dan helium’a, titanium’dan nickel’e ve ille de belirtilsin derseniz: platin, altın, uranyum gibi.. (Topyekun önemli olabilirler ama bu elementler “böyle” formüle edilir ve satılırlar.. Two Little Fishies SeaElements veya Fritz Super Salt Concantrate gibi.) Daha ilginci bu “eksiklikleri bulan” firma, fuarın en çok ilgi gören, Avrupa’nın “yeni gözdesi” tabir edilen ve bugünlerde kimi sponsorlar tarafından “expedisyon” için Pasifik Okyanusu’nda keşiflere katılan bir “reklam/PR” çalışması ürünü: Kendilerine ben de başarılar diliyorum… (Yalnız “expedisyon” sözcüğü çok havalı, öyle değil mi??!) Firmanın ismini de belirtmeliyim: www.triton.de Türkiye’de hangi firmayla çalışırsa çalışssın, yolu açık olsun: Ehsan Dashti, İran asıllı bir Alman… Aşağıda yer alan tuzlu su analizi sanıyorum ne demek istediğimi anlatır:

http://freepdfhosting.com/d472b7bb02.pdf

4- Çoğu Avrupa firması ne marka cep telefonu kullandığımı sordu ve “Bak, o da Çin’de üretiliyor..” gibi bir yanıt verdi. İyi de o telefonu tasarlayan, yazılımını yapan, fikri geliştiren ve tüm unsurları birleştiren ve bunu piyasaya çıktığı ilk günden bu yana gerçekleştiren kim? Amerikalı mı Çinli mi? Tersi geçerli olsa, sanmam ki 500 milyar dolarlık bir marka ortaya çıksın.. Maliyetleri düşürmek adına üretimi Çin’e kaydıran firmaların “kar” hırsları hiç bu kadar rahatsız edici olmadı. Dramatik bir durum… Bu konuşma Aquarium Systems standında gerçekleşti. Havadis: Bundan böyle firma motorlarını Çin’de üretecek. Öte yandan, Aquarium Systems ile bu yılbaşına kadar “ortak” çalışan Newa firması artık kendi ürün yelpazesini biraz benzer isimlerle (NewJet yerine NewaJet gibi) kendi adına satacak. Ancak kimi hukuki anlaşmazlıklar 2 firma arasında süregidiyor. Kimin Çin ile organik ilişkileri var, kim daha kaliteli ürün peşinde… ben anlamakta zorlandım. O nedenle Show Akvaryum olarak gelecekte farklı seçenekler gündeme getirebilirim.. .

5- Çin firmaları: Fikir son derece basit ama kendilerine göre olağanüstü: “Bu kalite bu fiyata!” Bu Kalite? Ürün dökülüyor resmen!!.. Motorun üzerinde 80 watt yazıyor: An itibarıyla 200 watt, 1 ay sonra 300 w çeken bir alet… Hobici “ucuz” skimmer, pompa, soğutucu, vs. aldığını sanıyor ancak elektrik faturası geldiğinde “aklı varsa” durumu anlıyor… Dahası, Çinliler gerçekten “dünya markası” olduklarına kendilerini inandırmışlar: Örnekse Bubble Magus, Jebao… Kendi sayfalarında bile % 50 elektrik tasarrufu sağlayan cihazlar (http://www.jebao.com/en/introduce.html) ürettiklerini iddia ediyorlar.. Ölçen kim?? Selam verdiğinizde aldığınız yanıt: “Ama Türkiye’de temsilcimiz var.. gene de bi yazın..” (Koy yan cebime..)

6- Bir de “uçan” firmalar vardı: “Olağandışı teknik bir ürün. Kulllanabilmeniz için bana birkaç saat ayırmanız gerekiyor ama Mahmut Bey, sizden önce geldi.. Onunla anlaştık..” Güzel çok güzel de.. “Mahmut Bey anladı mı bu teknik aygıtın kullanım şeklini?” yanıt gecikmiyor: “tabii ki..” Süper. Şimdi diyorum ki: “Mahmut abi, olayı bi de bana anlatsana…” (Yani itiraf ediyorum: ben bu tür 1-2 ürün ile karşılaştım ve dinlememe rağmen anlayamadım.. Örnek de verebilirim: Buyrun inceleyin: http://www.aquamarinesupply.be/index..._id=22&lang=EN veya anında Nitrat indirgemek istiyorsunuz: http://www.aquamarinesupply.be/index...ethode&lang=EN ) anlayan bana da anlatsın..

7- Anlamaza yatan firmalar: “Sizden ithal ettiğim ürünlerde arıza çıktı biliyorsunuz, kalan 3-5 adet için bir çözüm geliştirsek?” Hemen “saf” pozisyonu: “Ama o ürün 2 yıl önce üretimden kalktı.. Çok üzgünüm..” İyi de biz ithal edeli daha 2 yıl olmadı?? Yani sinirlensen ne değişecek? Pratik çözüm olarak…Türkçe- ailesinin hatırını soruyor, yoluna devam ediyorsun.. Hobicinin günahı ne?

8- Olayı kestirmeden çözen temsilciler…

- Evet anlaştık.. Bir tek ben getireceğim, bir tek ben satacağım.. Türkiye temsilcisi benim!
- Güzel.. Güzel ama Osman abi zaten getiriyordu bu malı? Neden aldın bu malı?
- Osman abi köşeyi döndü zaten.. Bir de çok aksi satıcıydı.. Çok pahalı satıyordu..

Anlayacağınız yurtdışındaki firmaya rakibinizi kötüleyerek temslcilik kazanıyorsunuz.. Halbuki gerçekte o ürün zaten pazarda satmıyor, tüketiciye cazip gelmiyor veya tam tersi o ürün Osman abi sayesinde “marka” olmuş, yoluna devam ediyor. Siz o markayı daha mı fazla satacaksınız? Kaç firma bu yüzden Türkiye pazarını kaybetti, bir düşünün.. O markanın eşdeğeri yok mu sanki? Dolu var!! Sırf bu yüzden kendi adıma burada ismini vermek istemediğim en az 3 firma insani bir selam vermemi fırsat bilerek “yeniden” çalışmaya başlamamızı talep etti. Gelin görün o firmaların ürünlerine olan ihtiyaç artık yok. Açıkçası “yanlış” ürünler oldukları anlaşıldı. Bu 3 firma ile selamlaşmaktan ve onları dinlemekten “mutlu” olduğumu itiraf etmeliyim..