Cyanobacteria
+ Konu Cevaplama Paneli
Toplam 11 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 10 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: Cyanobacteria

Threaded View

  1. #1
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    351

    Aşağıda Julian Sprung, “Algae, A Problem Solver Guide” kitabından alınan cyanobacteria resimleri yer alıyor.



    Görülebileceği gibi mavi/yeşil alg olarak algılanmalarına karşılık farklı renkler göze çarpıyor: ağırlıkla kırmızı, koyu kahve gibi. Gene aynı kitaptan (bkz. Kütüphane) okumayı sürdürelim: “Cyanobakteriler renklerini ‘phycocyanin’ olarak bilinen phycobiliprotein’den alırlar. Işık spektrumu ve yoğunluğundan etkilenerek bir pigment veya diğerlerinin bolluğuna bağlı olarak renkleri değişir.”

  2. #2
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    351

    Çözüm?

    Önce bilinen “ortalama” çözüm ve çözüm gibi görülen önerilerini sıralayalım:

    1- Hiçbir şekilde “erythromycin” vb. “algicid”leri, antibiyotikleri kullanmayın! Bu mevcutları öldürür ama hiçbir zaman yeniden oluşumların önüne geçmez! Dahası, tekrar başlayacak olan salgın daha once attığınız bu tür ilaçlara karşı dirençli olacağından “istila” kaçınılmaz olur. En önemlisi gerçek çözüm yolunun önü tıkanır.

    2- Cyanobakteriler zehirlidir. Yediğini düşündüğünüz kimi canlılar (bazı Tang çeşitleri) sonrasında iştahtan kesilir ve ölür. Aynı şekilde, sifonlama yapmaya karar veririseniz çok dikkatli olunması gerekir.

    3- Esas olarak fotosentez yapabilen nadir canlılar arasında yer alırlar. Işıklarınızı kontrol edin. Eski lambalar, çok güçlü aydınlatma önemli bir etken olabilir. Işıkları kapatmak ise çözüm değil, çünkü tıpkı antibiyotiki kullanımı gibi yeniden ve daha güçlü olarak geri gelirler.

    4- Kalsiyum reaktörleriniz suya “makul” ölçüde CO2 sızdırabilir. Bunu havalandırma yöntemiyle sudan atmak gerekebilir. Akvaryumda en güçlü “havalandırma” aparatı Protein Skimmer: İyi bir skimmer çalışıyor olmalı.

    5- Bu canlılar havasız (anoxic) bölgelerde tutunur ve gelişir. İyi bir su akımı olması gerekir. Ama akıntı tek başına çözüm olmaktan uzaktır. Akvaryumda anoxic bölgelerin oluşmasının temel nedeni suda bulunan nitrojen (N) ve fosfor (P) miktarının artması: cyanobakteriler gündüzleri fotosentez yaparak Oksijen üretir ama geceleri hücresel solunumları sayesinde O2 tüketirler ve böylelikle sonuçta sudaki oksijen miktarını azaltarak kendilerine “anoxic” alanlar yaratırlar. Okyanuslardaki “algal bloom” denilen alg patlamalarının nedeni de aynı. Ama, bu patlama sonlandığında, durum kötüleşir: ölü alg hücrelerinin bakteriyel parçalanması sırasında gene O2 tüketilir. Böylelikle aquatic yaşam sonlanır. Birleşmiş Milletler Çevre Programı oluşum gerekçesi olarak insanoğlunun kullandığı kimyasal gübreleri gösteriyor. Bu ipucu bizlere yoğun N ve P kaynağı olan katkı/gıda/su gibi akvaryuma kendi elimizle verdiğimiz ürünlere bir kez daha bakmamız gerektiğini söyler.


    6- Nitrat döngüsü içinde yer alırlar.(ayrı bir konu başlığı) Unutulmaması gerekir, nitrat oluşuyorsa nitric asit de oluşuyor: Bu da pH’nın düşmesine yol açar. Bu da kalsifikasyonu, yani canlıların yaşamını tehdit eder.Bu yüzden Fossa ve Nielsen ile Delbreek ve Sprung gündüzleri 8,2-8,4 pH, geceleri ise 8,0 altına düşmeyen bir pH yaratabilmek adına CaOH (kalkwasser) kullanımını önerir. Ancak, bu kullanım her ne kadar PO4 (fosfat) çökeltmeye de yardımcı olsa, nihayetinde KH (karbonat sertliği) baskı altına alındığından CaOH kullanımını akvaryum için bir “bağımlılık” yaratır. Ayrıca, cyanobakteri üzerindeki etkisi tartışılır.

    7- Hareketlidirler. Bu nedenle sifonlama yaptığınızda akvaryumda kalan cyanobakteriler daha hızlı bir istilaya girişir. Ayrıca verdiğiniz “taze” su son derece korumasız: Oksijence zengin görünmesine karşılık, Redox Potansiyeli (ORP) akvaryuma oranla düşük. Bunun nedeni herhangi bir bakteriyel faaliyet içersinde değil ve atmosferik N yönünden çok zengin. (ayrı bir konu başlığı)

    Sonuç: Cyanobacteria oluşumunu ve gelişimini genel anlamda çözümlemeye çalışan herkes, bu canlılara hayran kalır. Neredeyse hayatımızı borçlu olduğumuz bu bakteriler akvaryumda her zaman var olacak: Çünkü esas olan yaşatmakta olduğumuz canlıları (balık, mercan, her çeşit omurgasız) bir şekilde çeşitli organic ve inorganic besin kaynaklara gereksinim duyuyor. Yani ışık, N ve P her şekilde akvaryumlara dozlanacak. O zaman, bir istilaya dönüşmelerini engellemek amacındayız. Tümüyle yok edebilmek imkansız. Bunu “Kabul” ederek, mücadele başlatılmalı.

    Burada N ve P “kök gerekçe” olarak öne çıkartılırsa, ne yapacağımız da açıklığa kavuşur: N ve P limitasyonu için N ve P tüketen “başka bir tür” bakteriye ihtiyaç duyuluyor: Heterotroph bakteriler! Hücresel metabolizmalarını gerçekleştirebilmek için kendilerini çevreleyen sudan besin olarak organic Carbon kullanan bu bakteri grubu, aynı zamanda N ve P kaynaklarını tüketir. Nitrat ve Fosfat olarak buldukları N ve P kaynakları, akvaryumda rahatlıkla bulabilecekleri organik Carbon ( NP Reducing Biopellets ) miktarı arttırıldıkça biofilmler oluştururlar: biomass... Bio kütle miktarı arttıkça Protein Skimmer tarafından yakalanarak sudan alınır.

    Ancak, akvaryumda doğada olduğu kadar yoğun bakteri kültürü olmadığı çok açık: Bu yüzden doğru ırkları içeren bakteri kültürlerinin ( Prodibio BioDigest edit: 25.11.2013: Prodibio BioDigest içerisinde yer alan "koruyucular" nedeniyle "tehlikeli" sonuçlar doğurabiliyor: Kişisel tercihim: Fritz 460) suya verilmesi sonuç alınmasının önkoşulu.

    Son sorunun yanıtına gelirsek: Beggiatoa and Thiobacillus gibi renksiz sülfür bakterileri ve sulfur indirgeyen bakteriler – yani chemolithoheterotroph’lar veya lithotrophic heterotroph’lar aralarında hidrojen sulfur, sulfur, thipsulfat ve hidrojen yer aldığı "inorganik kaynakları" kullanırlar. Organik bileşikleri ise yapılarını inşa etmek için kullanırlar. Ancak bu tür bakteri ırklarının daha ziyade Nitrat Reaktörlerinde oluşturuldukları malum. (ayrı bir konu başlığı)

  3. #3
    Administrator
    Üyelik tarihi
    Feb 2011
    Mesajlar
    351

    - Akvaryuma "spirulina" veriyor musun?
    - Arada sırada..
    - Peki biliyor muydun: Spirulina bir cyanobacterium !!
    - ??

    edit: 09.05.2012

    Elde edilen son bulgulara bakarak, denitrifikasyon sonucu oluşan azot(N) gazının bağlanmasında cyanobakterilere fırsat tanımamak adına yoğun aktif kömür kullanımı (100 litre suya 200 ml gibi) çok büyük yarar sağlıyor.

    Bir de fighting conch: 100 litre suya 20 adet gibi.. Olağandışı bir faaliyet ile diatom dahil, cyanobakteri oluşumunu kırıyor.. Basit ama etkin çözümler...

    Deneyimi olanların paylaşması dileğiyle..

  4. #4
    Junior Member
    Üyelik tarihi
    Mar 2011
    Mesajlar
    2

    Gercekten cok detayli ve bilgilendirici bir aciklama olmus. Tesekkurler.

+ Konu Cevaplama Paneli

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok